Sezgilerin Yardımı İle Doğru Karar Alabilme
- Get link
- X
- Other Apps
Sezgi Nedir?
Sezgi kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, sezgi kelimesi anlamı şu şekildedir:
- Sezme yeteneği, feraset
- Gerçeğin deneye veya akla vurmadan doğrudan doğruya kavranması
Felsefi Bakış Açısıyla Sezgi Ne Demektir?
En genel anlamıyla, gerçekliği dolaysız olarak içten ya da içeriden kavrayabilme, tanıyıp bilme yetisi. Adım adım ilerleyen düşünmenin ya da bir takım uğraklardan geçerek yol alan akıl yürütmenin tersine, bir şeyi doğrudan doğruya algılayıp kavrama; bilinçli bir düşünme ve yargıya varma süreci olmaksızın doğrudan, aracısız gerçekleşen anlama ya da bilme; hiçbir çıkarıma dayanmaksızın, dolaysız bir biçimde bilgiye ulaşma yordamı.
Başka bir deyişle, önermelerden başka önermelere yönelerek, mantıksal yolla çıkarımlar yaparak ilkelerden sonuca ulaşan, tek tek parçalardan bütünlüğü olan bir düşünce oluşturan düşünme yoluna karşı, doğrudan ya da aracı kullanmaksızın düşünce kuran, bütünü bir kerede, bir bakışta tümüyle ele geçiren, şeylerin özüne dolaysız bir biçimde, doğrudan doğruya ulaşan, şeyleri tüm bir devingenliği içinde bütünlüklü kavrayan içten duyma yolu.
Kullanım Çeşitleri Nelerdir?
- Kimi felsefi akımlarda akıl yoluyla kavranamayacak gerçeklerin derin düşünme yoluyla aranışı sezgi kapsamında değerlendirilir.
- Ruhçulukta sezginin, insanın kendi düşüncesi olmaktan ziyade çeşitli etkenlerden kaynaklanan tesirlerle belirdiği kabul edilir ki, bu etken genellikle bedensiz bir ruhtur. Bu yüzden ruhçular yüksek bilgileri içeren tebliğlerin alındığı ruhsal irtibatlara “sezgisel irtibat” derler.
- Gnostiklere ve antikçağ inisiyelerine göre spiritüel aydınlanma yolunda üç tür bilgi mevcuttur ki, bunlardan öğretim yoluyla öğrenilebilir bilgi mathesis, his ya da ıstırap yoluyla edinilebilen bilgi pathesis, sezgi yoluyla öğrenilebilir bilgi de gnosis olarak adlandırılmıştır. İnisiyasyonlarda en yüksek aşamaya ulaşanların, yani inisiye oluş aşamasına erişenlerin sezgi yoluyla aldıklarını çevresine aktararak aydınlatması söz konusu olur. İnisiye adayının bu hale gelişi kimi inisiyasyonlarda tohumun bitki haline gelmesi sembolizm'iyle, kimi inisiyasyonlarda ise meşale sembolüyle temsil edilmiştir.
- İlham adı verilen sezgi söz veya yazı tarzında dışarı yansıdığında vahiy adını alır. Vahiy sözcüğü yalnızca peygamberler için kullanılan bir terim değildir. Terim Araplar’da İslamiyet gelmeden önce de bilinen ve kullanılan bir terimdi.
Kadınların Ve Erkeklerin Sezgilerini Ele Alma Tarzları
Kadınlar içgüdülerine ve iç seslerine erkeklere kıyasla daha fazla kulak verirler ve bunu açıkça ifade ederler. “İçimdeki ses böyle söylemiyor” diyerek, öngörülen mantığın aksine karar alan ve son derece isabetli sonuçlar elde eden birçok kadın vardır. Erkekler ise sezgileri yerine mantıklarıyla karar almakla övünürler. Mantıklı olmanın bir üstünlük olduğuna inandıklarından, sezgilerini dinlemeyi bir zayıflık zannederler. Oysa birçok erkekte de sezgisel yetkinlikler vardır ama onlar, bu yetkinliklerini kullanmayarak kendilerini köreltirler.
Sezgiler Ne Kadar Güvenilirdir?
Sezgiler, insanın gelişigüzel duygusal tepkileri değildir. Sezgiler insanın genlerinde taşıdığı, yaşadığı toplumdan ve kendi kişisel tecrübesinden edindiği bilgilerin toplamı sonunda zihninde oluşan, “el yordamı”, “göz kararı” ölçme, değerlendirme ve karar alma yöntemleridir.
Bu yetkinlik her insanda vardır. Ama bir konuda uzun yıllar çalışmış bir uzmanın “göz kararı” ile ölçüp“, “el yordamı” ile yaptıkları çok değerlidir. Bu sezgiler bir cerrahta, bir ressamda, bir hukukçuda, bir aşçıda ve konusunun “ustası” olan herkeste fark yaratan paha biçilmez özelliklerdir.
İnsanın sezgileri, çoğu zaman güvenilir bir rehberdir. Sezgilerimiz biz farkında bile olmadan çevremizde olup biteni ölçüp biçer; bizi tehlikelere karşı uyarır ve en uygun biçimde hareket etmemizi sağlar.
Ama sezgilerin insanı yanılttığı durumlar da azımsanacak gibi değildir. Öyle durumlar vardır ki, aklı devreye girmezse, insan büyük hatalar yapabilir.
İnsan stresli olduğunda, fazla iyimser veya fazla kötümser bir ruh hali içine girdiğinde ya da bir şeyi aşırı istediğinde duyguları çok yoğun, çok baskın olur. Çoğu insan bu duygusal tepkileri, sezgileriyle karıştırır. Oysa duygusal yoğunluk, doğru karar almanın düşmanıdır. İnsan duygularının esiri olduğu zaman aldığı kararlar isabetsiz, yanıltıcı ve yıkıcı olur. Yanlış iş, yanlış eş seçimlerinin kökeninde çoğu zaman aşırı duygusal seçimler vardır.
Sezgiler, insanın bilgeliğidir ama sezgilerle duyguları karıştırmamak gerekir. İnsan arzularıyla sezgilerini karıştırdığında yanılır. İnsanın sezgileriyle kullandığı kestirme karar alma yolları, onu yanıltıp, yanlış kararlara yöneltebilir.
Sezgiler konusunda hassas bir denge söz konusudur. İnsan, içinden gelen sesi dinlerken, duygularının ve ön yargılarının etkisinden sıyrılmasını bildiği taktirde isabetli kararlar alabilir.
Sezgilerin insana yanlış yaptırdığı pek çok durum vardır:
Her insanın gözü yanılır. Yanılmaması mümkün değildir. Kendisine ne kadar güvenirse güvensin, insan gözünün yanılabileceği bilincinde olması gerekir. Aksi taktirde büyük yanılgılara düşebilir.
Her insanın hafızası yaşadığı olayları bugünün bilgisi ve deneyimiyle yeniden değerlendirir ve yaşadıklarını çarpıtır. İnsan bu zafiyetinin farkında olmadığı zaman, bu çarpık bilgileri sezgi zannederse yanılır.
Stres insanın yanlış karar almasına neden olur. İnsan stres altında kendine fazla güvenip karar alırsa yanlış yapar. Stres altında ortaya çıkan duyguların sezgiyle alakası yoktur.
Sezgilerin Yardımı İle Doğru Karar Alabilme
Bazı insanların bazı konularda zafiyetleri vardır. Bazılarının paraya aşırı hassasiyetleri vardır. Parasal konularda bir türlü doğru karar veremezler. Bu konudaki duyguları onları yanıltır.
Bazı insanların karşı cinse, bazılarının güçlü olana, bazılarının yeni olana aşırı eğilimleri vardır. Bu insanlar, bu konularda sadece arzularını dinlerlerse genelde yanlış yaparlar. Sezgilerini dinlediklerini zannetseler de, aslında duygularının esiri olurlar.
İnsan içindeki sesi dinlerken, bu sesin önyargı mı, duygusal bir tepki mi yoksa sezgi mi olduğunu ayırt etmeye çalışmalıdır. Bunu yapmak için, insan kendisini tanımaya çalışmalı, kendi ön yargılarının ve içine girdiği duygusal durumların farkında olmalıdır.
Ön yargılarının ve içindeki duygusal devinimin farkına varabilen insanlar, daha doğru karar alırlar. İsabetli karar veren insanlar, hem aklını hem sezgilerini birlikte kullanmasını bilen insanlardır.
Sezgiler hayat kurtarır ama mantıktan yoksun kararlar insanı felakete sürükler. Bilgelik, insanın kendisini bilmesi, duygularıyla sezgilerini ayırt edebilmesidir.
- Get link
- X
- Other Apps
Comments
Post a Comment